PATAGONİA
- Ümit Nuri ACAR
- 3 May
- 2 dakikada okunur
Güney Amerika'nın Güney kısmına ait bir bölgenin coğrafi adıdır. Chile ve Arjantin'in dahil olduğu Patagonia And dağları ve pampa adıyla bilinen uzun kırsalları ile kaplıdır. Birçok farklı Guney Amerika yerlilerinin mesken tuttuğu bu bölge iklim şartları açısından zorlu ve ciddi anlamda çetin geçmektedir. Selknam, Tevelche, Onikeng, Qeveskar gibi bir çok farklı Yerli toplulukların uzun zaman kültürel ve sosyal olarak bir arada yaşadıkları eşsiz bir coğrafya. İklim koşulları kutuplara yakın olması nedeniyle görünenden çok daha fazla hissedilen bir iklime sahip. Siddetli ruzgarlarin, az ama etkili güneşli günleri, genellikle kış mevsiminin hakim olduğu topraklar. Böylesine farklılıkları bir arada barındıran bir bölgenin dogal olarak bitki ve hayvan çeşitliliği de buna bagli olarak kendi icerisinde uç noktalarda farklılasacak kadar çeşitlenmektedir. Özellikle baskın olan Puma, Guanaco, Ñandú, Armadillo, Tilki, Karancho gibi bölgeye özgü özellikleri olan canlılar apayrı bir renk katmaktadır.Bu eşsiz canlı çeşitliliğine And dağları ve o daglarin kadim dostu olan Kondor ( And Dağlarına özgü akbaba çeşidi) eşlik etmektedir. Bölgenin km başına insan sayısı ciddi anlamda çok düşüktür, kimi Arjantin’e ait Patagonia bölgeleri için km başına 1 en fazla 2 kişi düşmektedir.
Patagonia dogal iklim örtüsünü soğuk ve kuru olarak adlandırabiliriz. Pacific sahilinde bulunan Puerto Montt aynı mevsimde sıcaklıkları 0 derecelere geldiğinde diğer tarafta olan Bahia Blanca icin sıcaklık 10 veya 12 derecelerde görülmektedir. Bunun başlıca nedenlerinden bazıları kıyıya paralel ilerleyen su akıntı sıcaklıklarının farklı olması ve And dağlarının okyanustan gelen hava akımlarını kıyıya doğru sıkıştırmasından kaynaklanmaktadır. Bu akıntıya aynı zamanda Humboldt Akıntısı’da denmektedir. Güneye doğru ilerledikçe Hava sıcaklıkları daha düşmektedir. Punta Arenas ve Ushuaia gibi extrem seviyede kutuplara yakın bölgelerde yılın genelinde kış mevsimi hakimdir. Hatta kimi kış aylarında Penguenler ve Balinalar yollarını kaybedip sahillere yaklaşmaktadır. Hatta bazı göç dönemlerinde penguenlere sahillerde ve şehrin kıyı kesimlerinde görülebilir.
Magellan’ın bölgeye geldiğinde bölgenin yerlilerine Patagon demesiyle devam eden hikaye günümüzde dahi isminin nerden geldiğine dair net bir bilgi vermemektedir. Net olarak bildiğimiz yerlilerin bölgeye dair kullandıkları bir kelime. Magallan dünyayı dolaştığı yolculuğunda denk geldiği Ateş Toprakları (Tierra del Fuego) olarak adlandırılan adanın isminin nerden geldiğini biliyoruz. Dönemin yerlileri kendi kabilelerinde veya çadır bölgelerinde kurmuş olduklari büyük ateşlerde dolayi bu bölgeye Ateş Toprakları olarak adlandırmışlar. Bu bölge bir ada olmakla birlikte Patagonia’nın en güney bölgesini temsil etmektedir. Ayni zamanda bölgenin kendi içerisinde bir çok farklı Yerli kabilelere ev sahipliği yaptığını bilmekteyiz. Bunlardan en yaygın olanları Tevelchedir. Tarihi olarak en eski sanatsal yapılara “Cueva de Los Manos” olarak bilinen Perito Moreno kasabasına yakın olan bir mağarada rastlamaktayız. 9 bin yıla yakın bir geçmişe sahip olan bu bölgede yaşayan yerlileri genellikle Guanaco avlanmak için bölgeyi tercih ettikleri anlaşılmaktadır.
Böylesine kendine ait eşsiz özellikleri, doğası ve tarihiyle size karsilayacak olan bu coğrafya anlaşılacağı üzere iklim ve doğal hayvan çeşitliliği de kendisine has bir şekilde çeşitlenmektedir. Dünyanın birçok yerinde denk gelemeyeceğiniz Calafate, maqui, mate gibi bitkisel zenginliği her geçen gün daha da fazla korunmayı hem etmektedir.Bizzat kendine has canlı çeşitliliği ile kendinizi bir harikalar diyarinda hissedebilirsiniz. Özellikle Kondorlari yakından görebileceğiniz bir çok milli parkıyla, Pumaların size pek belli etmeden size eşlik edebileceği eşsiz manzaralarıyla ziyaretçilerini karşılayacaktır. Patagonia bölgesi net olarak anlaşılacağı gibi günümüzde dünyanın en bakir bölgelerinden biridir ve iklim krizinde korunması gereken en narin bölgelerindendir.
Comments